kendini bildim bileli hep bir arayış içindeydim. İçinde büyüdüğüm kültürden başka kültürleri merak ederdim. Ve şu soru hiç kafamdan çıkmıyordu: Her şey insanlar içinse neden bunları insanları birleştirmek, düşüncelerinden bir zenginlik yaratmak yerine insanları ayırıyor? Neden insanlar on rengi, dili, dini, kültürü farklı diye gittiklerinden nefret ediyorlar. Ayrılıklar birleşip bir mozaik olmak yerine neden bir dışlanma unsuruna dönüşüyor. Anlayamadığım şeylere gitmek gibi bir özelliğim vardır. Bu yüzden daha küçükken bir karar ömrüm:  Arabistan, Afrika ve Uzak Doğu'ya gitmek, oraların kültürlerini öğrenmek ve aslında tüm kültürlerin insan kısıtlamaları değil, daha da çok birleştirmeleri anlamak ve anlatmak amacım. Bulduğum ilk fırsatta seyahat etmeye başladım. Arap ülkeleri, Afrika aileleriyle birlikte sonra da Uzak Doğu'ya gitti. Orada Zen dinleyicisini, Doğu anlatımını çaldı. Uzun bir zaman meditasyon çalışmaları yaptım. Şanslıydım ki oranın en iyi hocalarıyla çalıştım. Uzun bir öğrencilik sürecinden sonra ailemi toplulukları paylaşmaya başladım. Sonra hayat maceram beni Türkiye'ye getirdi… 

Altı yaşında sirkte profesyonel olarak çalışmaya başladım. Çocukken üniversiteye kadar bir sürü eğitimden geçtim. Sanat akademisini bitirdim, gitar ve şan eğitimleri aldım. Annem profesyonel sporcu olduğu için, bizi de sporcu olarak yetiştirdi, bu nedenle de çocukluğum sağlıklı yaşam ile iç içe geçti. Babam ise sanatçı olduğu için müzik, dans, resim gibi merkezi alanlarda eğitimler yaparak sanatçı ruhunu geliştirdi. Olanlar yanı sıra sirk zamanında yoga ve meditasyon da yapmaya başladı. Hipnoterapiyi, biyoenerjiyi, şifa ve nefes tekniklerini ilk olarak dedemden öğrendim. Sirki bıraktıktan sonra bir süre hafif atletizmle de uğraştım. Sonra müziğe daha fazla ilgilenmeye başlamış, bugüne kadar da müzik ruhunun sesi olmuştur.

 

Moda tasarımı okurken aynı zamanda sağlıklı yaşam ile ilgili eğitimler de aldım.

     Modası olarak çalışıyor bir daakademide tasarım dersleri veriyordum. Hafta sonları da Yoga, Pilates, Sağlıklı Yaşam, Farkındalık, Hareket terapisi gibi farklı atölyeler yapıyorum. Sağlık koçluğu eğitimi aldım ve yavaş yavaş moda tasarımı işimin içindekiler bütünsel koçluğa geçtim. Bilinç dışı, şifa enerjisi ile ilgili eğitimlere yoğunlaştım. Zaman çalışmalarıma ses ve dans terapini de ekledim. Müzik şarkıları besteliyorum, yetenekli ve gitar çalıyorum.

    “Var Ol” kitabını yazarken, Sufizmle tanıştım, Sufizm içinde derinleşirken Sema'ya varırken, “Dönüş terapi” çıkan bir tasarladı. Rusya ve Ukrayna savaşı başladıktan sonra, dünya dolaşıyor seminer, konuşmalar, konser veriyor ve Sema barışmak için söylüyorum. 

Farklılıklarımız bizi ayırmasın, güzellik katsın. Farklılıklarımıza rağmen yatakları kabul edelim ve sevelim. Birbirimizi ve bu dünyayı kalbimizle kucaklayalım.

​

​

"Var Ol" kitabımın geliri, savaştan dolayı maruz kalanlara bağışlanıyor.